Babamın durumu

Babam Mart 2017 de zatüreden hastanede yatmıştı. Bu sırada ciğerlerde bir kanser görülmüş. Bu kanserin ne olduğu ile ilgili tetkikler de başlamış. Zatüreden sonra hemen kanser ile ilgili işlemlere yoğunlaşıldı. Kalçada görülen bir kitle vardı. Ona da baktılar ama temiz çıktı. Kanser tedavisi olan kemoterapi hemen başladı. 14 haziranda ilk kemoterapi dozunu aldı. İlk günler iyiydi. 19 hazirandan itibaren durumu kötülemeye başlamış. En son 21 Haziran gecesi çok kötü olunca önce Torbalı Devlet Hastanesine götürüldü. Burada vücudundaki sodyum'un çok azalmış olmasından dolayı hemen sodyum takviyesi yapıldı. Sodyum takviyesi ancak bir oranda etkili olduktan sonra yine kötü duruma geri dönüş yapmış. Bu yüzden Bozyaka araştırma hastanesine sevkedildi. Bozyaka da önce dahiliye yoğun bakıma alındı. Ancak burada bir süre kalbi durmuş ve kalp masajı ile geri getirmişler. Sonrada genel yoğun bakıma aldılar.
Şu an yoğun bakımda hipotermi durumunda tutuluyor. Bu uygulanan tedavilerden biri. Diğeri vücudun sodyum'unu arttırmak için sodyum vermeye devam ediyorlar. Bu arada da uyutmaktalar. 23 Haziran saat 17:30 gibi hipotermi ile uygulanan tedavi bitecek ama hastane de normal mesai bittiği için nöbet mesaisi başlayacak. Bayram süresince devam edecek gibi görünüyor. Uyandırma işleminin nöbette yapma riskinin alınmayacağı söyleniyor ama durum tam belli değil.
Babam yoğun bakımda olduğu için ondan sadece günde 1 defa bilgi alabilecekmişiz ve Oda sadece mesai günlerinde. Öğlen 13:00 da yoğunbakımın dışındaki oda da ekrandan gösteriyorlar. 13:30 gibi doktor bilgi veriyor. 14:30 gibi bir kişi 5 dakikalık yanına giriyor.

Kemoterapi için bir not düşmek istiyorum. Kemoterapi sonrası her ne olursa olsun vücudun tuzunu yani sodyum'unu kontrol etmek lazım. Özellikle böbreklerde bir fonksiyon problemi olur ise babamda olduğu gibi tuz oranı düşüyor ve kemoterapi veya kanser olmasa bile bu sodyum yetersizliği insanı öldürebilir.

Başka bilgiler aldıkça buraya ekleyeceğim.

Yorumlar

Popüler Yayınlar